SİYASETHaber Girişi : 05 Haziran 2025 09:43

ÇAT: BU DÜZENİN KURBANI MİLLET OLDU

ÇAT: BU DÜZENİN KURBANI MİLLET OLDU
Yeniden Refah Partisi MKYK üyesi Sadık Çat, Yayınladığı Kurban Bayramı mesajında vatandaşın halini anlatırken, hükümete adeta veryansın etti.

Sadık Çat Bayramı kutladı ama... 
Yeniden Refah Partisi MKYK üyesi Sadık Çat, Yayınladığı Kurban Bayramı mesajında vatandaşın halini anlatırken, hükümete adeta veryansın etti. 
Yeniden Refah Partisi Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Sadık Çat, yayınladığı bayram kutlamasında, " Bayram Geldi Ama… 
Bu Düzenin Kurbanı Millet Oldu!
İşçisi, memuru, esnafı, çiftçisi, öğrencisi, genci, yaşlısı… Herkes aynı soruyu soruyor:
NEREDE BU DEVLET?
Sene 2025.
Kurban Bayramı geldi.
Ama bu yıl bayram sevinci değil, geçim acısı sardı memleketi.
Bayram namazına giden başını secdeden kaldırmadan geri dönecek.
Çünkü kurban kesememek sadece yokluk değil; yılların alışkanlığının, alın terinin, baba onurunun kırılmasıdır.
“Fakire farz değil” diyorsunuz.
Doğrudur.
Ama bu halkın yüreğine farz olmuştu kurban.
Şimdi çocuklarına mahcup olmuş babalar, “Bu yıl neden kurban kesmedik?” sorusuna sessiz kalıyor.
Gözyaşını içine akıtan dedeler, torunlarına harçlık veremediği için utançla başka odaya geçiyor.
Bir milletin sadece cebi değil, onuru da fakirleştirilmiştir!
Esnaf ölmüş de kimsenin umurunda değil!
Eskiden gece 03.00’e kadar dükkan açık, müşteri dolup taşıyordu.
Bu bayramda?
Kepenk açık ama sokaklar bomboş!
Ne alışveriş var ne umut.
Esnaf normal cirosuna bile ulaşamıyor.
Çalışanına maaş veremiyor, borcunu döndüremiyor.
Borcunu bayrama bağlayanlar, şimdi bayramı borçla kapatıyor.
Bir zamanlar “ekmeğin direği” denilen esnaf, şimdi batmamak için dua ediyor!
Memur susmuş, işçi bitmiş, çiftçi yalnız bırakılmış, genç terk edilmiş!
Memur aldığı maaşla ayın ortasını göremiyor.
İşçi üç iş yapıyor da evine kurbanlık değil, ekmek götüremiyor.
Çiftçi üretiyor ama mahsulünü satamıyor, destek bulamıyor, borç içinde kıvranıyor.
Üniversite öğrencisi yurt çıkmadı diye özelde üç kişi bir odaya sığınıyor.
Diplomalı genç ya kuryelik yapıyor ya da yurt dışı planı kuruyor.
Giden gidiyor, kalan “Savaşırsam yaşarım” diyor.
Bu mudur refah? Bu mudur gelecek?
Yaşlılarımız…
Onlar en çok susanlar.
Ama gözleri en yüksek sesle konuşuyor.
Bayramlık soran torununa verecek cevabı olmayan bir emeklinin susuşu, bir milletin feryadıdır aslında.
Yeter artık! Düşün bu milletin yakasından!
Yıllardır her şeyin vergisini verdik.
Suyun, elektriğin, benzinin, nefesin bile…
İyi verelim tamam da…
Bu kadar sabır millete, bu kadar israf size mi?
Şatafat, lüks, makam, konvoylar, ihaleler, ballı maaşlar…
Size “çok çok çok”…
Millete “yok yok yok…”

Bu millet sadece sabretmiyor artık.
Bedel ödemeye değil, bedel sormaya hazırlanıyor!
Muhalefete gelince… Sırtını millete değil, koltuğa yaslamış!
Sabah İmamoğlu, akşam İmamoğlu…
Ülke yanıyor, onlar hâlâ kendi iç tartışmalarında boğulmuş.
Milletin gözünün içine bakamayan bir muhalefetten medet ummak, en büyük gaflettir!
Bu milletin derdi etiketli kavgalar değil, evine götüremediği ekmektir.
İktidar da muhalefet de bunu göremiyorsa, artık millet gözünü açtı.
Yeniden Refah geliyor! Çünkü bu millet vicdan arıyor!
Yeniden Refah Partisi olarak biz,
sözünü yutmayan, vicdanını satmayan, inancını pazarlamayan bir kadroyuz!
Biz saraya değil, sofraya yakınız.
Biz ihale değil, adalet istiyoruz.
Biz korkutan değil, umut veren bir iktidar için geliyoruz!
Sandık geldiğinde bu millet kararını;
ne saraya, ne şova, ne kavgaya verecek…
Vicdanıyla, inancıyla, alın teriyle karar verecek!
Bu vesileyle; kurbanını kesemese de boynu bükük durmayan, torununa harçlık veremese de duasını eksik etmeyen, çocuğuna bayramlık alamasa da umudunu kaybetmeyen tüm kardeşlerimizin mübarek Kurban Bayramı’nı gönülden tebrik ediyorum.
Bayramımız bayram olsun diye değil, bu millet yeniden hak ettiğini yaşasın diye mücadele ediyoruz. Allah birliğimizi daim, yolumuzu açık eylesin. Kurban Bayramımız Mübarek olsun…